Etiyoloji veya " Ben neden farklıyım?"

İşin doğrusu, çocukluğumu düşündüğüm zaman, "farklılığım"dan kendi kendime rahatsız olduğum bir an hatırlamıyorum. Kendiyle barışık biriy(d)im hep. Normlara uygun davranmayışımla beni rencide etmeye çalıştıklarında bile bunun üzerinde çok durmazdım hatta küçükken. İç konuşmalarımda hep "ben de böyle biriyim işte, noolmuş?! içimden geldiği gibiyim ve bunda yanlış bir şey yok" dediğimi hatırlıyorum. Kendimde ima edilen bağlamda "yanlış" bir şey görmüyordum, hala da görmem... Olduğum kişi, karakterim, ruhum -herkesinki gibi-yanlışları olsa da, bozuk değil. "Ben neden farklıyım?" diye sormadım hiç kendime, insanlar bana "sen neden farklısın?" dedi, "farklı olma" diyorlardı bu soruyla, oysa bence ben zaten herkesin birbirinden farkı ne kadarsa o kadar farklıydım insanlardan... Hep insanlar sordular, soruyorlar, sormakta ısrarcılar. O kadar ki, "Etiyoloji" diye bir bilim dalı var, olgunun sebeplerini bulmaya odaklanmış bir bilim dalı. Benimkinden daha kitabî bir tanım için Vikipedia'ya baktığımızda, o diyor ki: Etiyoloji veya neden bilimi (zaman zaman nedenbilim); neden olmanın, nedenselliğin, nedenin incelenmesidir. Felsefe, Fizik, Psikoloji ve Biyolojide çeşitli fenomenlerin nedenlerini açıklamak, incelemek anlamında kullanılır. Genel olarak, etiyoloji şeylerin niye olduğunun, olan şeylerin arkasındaki nedenlerin incelenmesidir. Tıptaysa etiyoloji, hastalık veya patolojilerin neden ve değişkenlerini araştırmaktır.
Bu tanımı okuyunca yazan bilimleri tek tek kafamda tartıyorum. Fizik? Evet. Biyoloji? Evet. Felsefe? Bilmem, belki... Geçelim, Tıp? Doğru tedavi için birçok tıp dalında gerekli... Geçelim, ne kaldııı... Psikoloji! Ve Durkheim'ı hesaba katarsak, Sosyoloji'yi de Psikolojiyle bu noktada eş düşünebiliriz bence ( Haşmetmaap, toplumsal olaylar yalnız kendi türünden olaylarla açıklanabilir, "toplumsal olay" başka toplumsal olaylara bağlıdır, buyurmuştur)...? Psikoloji (Psikiatriyi de ayrı düşünemeyiz) veya Sosyoloji gibi, insan gibi tümüyle "fizik" olmayan, "metafizik" de olan bir şey için neden aramak mıı??? Bir kere nedir metafizik (Aristo'yu geçelim onun bir sürü şeyde yanıldığını zaten biliyoruz), mesela Hegel'e göre? Durağanlıktır; oluşmaz, zaten vardır; değişkenliği temel alan diyalektiğin de zıddır.

Etiyolojinin ortaya çıkışını düşünelim. Ne zaman ortaya çıktığını bilmiyorum; ama nedense etiyolojiyi Aydınlanma'dan/ 19. yüzyıldan ayrı düşünemiyorum... Canlandıralım gözümüzde: Bilimsele/ bilimselliğe duyulan müthiş güven o kadar yüksek ki toplumu ve geleceği düzenlemesi için toplum mühendisliği, sosyoloji ortaya çıkıyor. Metafizik reddedilmiyor; ama pozitivist öncesi ilkel bir bilgi türü olarak aşağılanıyor, itiliyor. Genel görüş sorun varsa sorunun tespit edilip reçete yazılabileceği yönünde. Bu durumda, elbette, etiyoloji! "Neden..?" zaman zaman bir "keşke..." cümlesidir, varolanı ötekileştirir. Nedenini bulalım, reçeteyi yazalım, düzelsin! ("ideoloji" kavramı da bu dönemde ortaya çıkıyor: doğru düşünceleri düşündürme bilimi!!! Özgüvenin böylesi...!)
Şimdi basit bir örnekle anlatacağım. Zaten olan bir şey bulalım... İnsan! İnsan, neden var? Neden insan bu formda? Neden konuşuyor? (Mesela hayvanlar, konuşuyo diye insanı ötekileştirebiliyo olsa, onu konuşmamaya zorluyo olsaydı bu nasıl bir şey olurdu? :) ) Konuşma dilini neye göre oluşturuyor? Bunların cevaplarını bilmenin ne faydası var? İnsan konuşuyor, engelleyemezsin ki... Cinsel kimlik ve cinsel yönelim boyutuna dönecek olursak; eşcinsel erkek ve kadınlar, biseksüeller, aseksüeller, interseksüeller, transseksüeller, travestiler varlar! Heteroseksüeller, doğru bedende doğanlar veya uygun kıyafeti kendine yakıştıranlar neden "öyle"yse, ondan "öyle"ler.
Bir arkadaşımdan duyduğum olağanüstü hoşuma giden bir şeyi aktarıp konuyu kapatıyorum. Bir sempozyumda, tekerlekli sandalyesinde oturan engelli konuşmacı konuşmasını (hatırladığım kadarıyla aktarıyorum) şöyle devam ettirmiş: "Siz bana baktığınızda benim neden engelli olduğumu düşünmemelisiniz. Burası ikinci kat, asansör yok, bu insan buraya bu konuşmayı yapmaya hangi zorlukları geçerek gelebilmiştir, biz onun için hayatı nasıl kolaylaştırabiliriz diye düşünmelisiniz. Cinsel kimlik ve yönelim için de aynısı geçerlidir."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

lütfen başlıkla ilgili yorum yazın, bana ulaşmak için transsicko@hotmail.com adresini kullanabilirsiniz