Kadın Organlarına Veda

Sağlık sorunumun ameliyatları nasıl etkileyeceğini bilmediğimiz için hematologumun önerisine uyarak meme ameliyatıyla rahim ve yumurtalıkların alınması ameliyatını ayrı ayrı olmama karar vermiştim. Şubat 2011'de çok başarılı bir meme ameliyatı geçirdikten sonra alt operasyonu olmak istediğimde de türlü bürokratik zorlukla uğraşmam gerekmişti; hatta bu o kadar zor ve uzun oldu ki ailem "ameliyat olsan da kimliğini alsan artık" der olmuştu:) Neyse, gel zaman git zaman, bürokratik engelleri aşıp hastalığım için uygun olan takvimi belirleyip doktorla görüştüm. Tam yatacağım, acil vaka çıktı, hoop takvimdeki bir sonraki ameliyat olabileceğim güne yani 26gün sonraya kaldık! Keramet Şubat'ta herhalde, 2 yıl önceki ameliyatın yıldönümüyle bu ameliyatı olduğum ameliyatın arası 3 gün : D

Ameliyattan önceki süreci tabii her zamanki gibi araştırmayla geçirdim, endokrine gittim, internet başında saatler harcadım: nasıl yapılacak, SGK karşılayacak mı, ağrı olur mu, ne olur, ne gerekir, sonrasında ne yaşarım... Tonla sorum vardı; ama hiç endişem yoktu. Annem sık sık "iç organların alınacak, ne biçim ağrıyacak biliyor musun, bak gör, ben  seni sezaryenle doğurdum o bile nasıl bir acı, tenekeyle karnını kesiyorlar gibi..." diyordu, sahte sahte gülüyordum, "herkesin ağrı eşiği farklı anne, ben sordum arkadaşlara, 1ay ağrı çektim diyen de var 1 hafta ağrı çektim diyen de var, hem önceki ameliyatta hiç ağrım olmadı, biliyorsun, ağrı eşiğim yüksek benim" diye yatıştırmaya bakıyordum. Aklımdaki şuydu açıkçası: "ağrırsa da ağrır ulan... Bu ağrımasa bundan sonraki ağrıyacak zaten, 3 yaşında böbrek taşı düşürmüş insanım, sıkarım dişimi en kötü, ne yapalım" Tek odaklandığım hastalığım için en doğru zamanda, en temiz hastanede ve en doğru yöntemle olsun... 3 gün önceden diyet bile yaptım :D Çünkü biliyorum, aynı bir önceki ameliyattaki gibi, bu ameliyatta bir sıkıntı çıkarsa bir sonraki ameliyat için annem daha çok endişelenecek, korkacak... Neyse, annemle çantalarımızı hazırladık, gittik, yattım, oldum, çıktım... Fakat bu sefer narkozun dozundan mı cinsinden mi ne çıkar çıkmaz kendime gelemedim, birkaç saat uyudum, düzenli yapılan ağrı kesiciler bana hayli hayli yetti, ağrı çekmedim, iki gün sonra da hastalığımı tetikler diye ağrı kesicileri tamamen kestiler, ona rağmen ağrım olmadı... Bir tek az az da olsa  kanama günlerce sürdü, o da normalmiş. Fiziksel olarak bu ameliyatın beni zorlayan tek yanı, herhalde hayatımda hakkıyla yiyip hiç sindirim problemi çekmediğim için gaz sıkıntısı oldu. O da normalmiş; ama ben yadırgadım işte, 3. günden itibaren yavaş yavaş, 6. gün neredeyse tamamen normale döndü halbuki... O derece yaşamamışım hani :) Neyse bunu uzatmayayım, hoş değil :)

Duygusal olarak ne hissettirdiğini soracağınızı tahmin ederek sizi yanıltsın diye bu başlığı seçtim.3,5 yıldır düzenli hormon kullanıyorum, dolayısıyla bana o organların orada olduğunu hatırlatacak adet gibi şeyler bile hayatımdan çıkalı çok oldu, üstelik hiçbir zaman bağ kurmadığım organlardı onlar. Varlıklarını hissetmediğim gibi şimdi yokluklarını da hissetmiyorum. Yaşadığım şeyin tam karşılığı cerrahi menopoz, buna bağlı olarak sıcak basması gibi şeyler yaşadım iki kere veya kan kaybına ve alyuvar hücrelerinin azalmasına bağlı olarak ara ara ayaklarda üşüme, şöyle deriiin bir nefes alma ihtiyacı falan... ama o kadar işte. Yıllardır hep söylüyordum: benim umurumda değil o organlar, kalsa da doğum yapacak değilim; ama olur, isteyen olur... Devlet dayatıyor diye aldırmak zorunda olmaya karşıyım bu yüzden. Ben kendi kararımı verdim, diğer trans erkekler de kendi kararlarını verme hakkına sahip olsunlar istiyorum, duygusal bir yanı yok yani bu konunun benim için. Benim bu ameliyatla ilgili tercihim aldırmak, bir anlamda şarta uymak olduysa da zorunlu kısırlaştırmaya karşıyım o yüzden bir aktivist olarak doğru olanı savunmaya yani zorunlu kısırlık şartının kaldırılması için çalışmaya devam edeceğim bu yüzden.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

lütfen başlıkla ilgili yorum yazın, bana ulaşmak için transsicko@hotmail.com adresini kullanabilirsiniz