Rüzgar Erkoçlar'la İlgili Ne Düşünüyorum

Açık ve birazcık da tanınan bir trans erkek olunca Rüzgar Erkoçlar'ın "Doktor Erol Bey" tarafından ifşa edilmesi üzerine konu hakkındaki fikrimi soranlar oldu. Ben konu soğuyana kadar bununla ilgili bir şey yazmak istemiyordum; çünkü bu süreci biraz bilen ve Ayşe Arman'a verdiği röportajı okuyan herkes Rüzgar'ın konunun kapanmasını istediğini satır aralarından veya ailesinin röportajından anlayabilirdi, konu üzerine üretilen her yorumun onun tedirgin, gergin geçireceği zamanı uzatacağını kendi gazeteci vukuatımdan biliyordum.İfşa edilmek biraz da hazırlıksız bir şekilde tanımadığınız dolayısıyla ne tepki geleceğini bilemediğiniz  birçok insana açılmanız demek olduğu için büyük bir psikolojik şiddettir. Yolda sürekli kimden zarar gelebileceğini tartarsınız, evde dursanız çevreniz,aileniz huzursuzdur huzur bulamazsınız, destek telefonları bile size olayı hatırlatan haliyle tramvanın tekrarlanmasına sebep olan bir çeşit yüke dönüşebilir. Hiç olmamış olmasını dileyerek, zamanı ifşanın öncesine almak veya görünmez olmak istemek duygusuyla geçirilen bu sürede destek telefonları da sizi avutmaz. O yüzden ne yorum ne destek herhangi bir şey yazmak istememiştim  Benim yaptığım gibi manevi tazminat davası dahi açmadığına göre bu konu gerçekten ortadan kalksın istiyor demek diye düşündüm. Birkaç hafta geçsin yazayım dedim; ama ziyan-ı sulb olduğu herhalde herkesçe malum, geçmiş yıllardan da şaklabanlıklarıyla hatırladığımız , kaybettiği popülerliğini fötr tüylü şapkaları, renkli ceketleriyle yani 14. yüzyıl soytarılarını andıran kılığıyla televizyona çıkıp kendince magazin muhabirliği, sansasyon tellallığı yaparak yaşatmak çabasındaki bu eski prodüktör şimdi de "o tüm ameliyatlarını olmadı" diye tekrar bir varta koparmış! Akıl küpü mübarek! Bir sürü trans erkek dahi tüm ameliyatın bir seferde yapıldığına ve 3 hafta sonra bu insanın röportaj verecek kadar ayaklanmış olduğuna inanmıştı; ama senden kaçmamış... Veya vicdanın kösele ki genç bir insana yaşattıklarını tekrar yaşatmakta bir beis görmemişsin. Delikanlıyı çok mu beğendin Erol bey, ameliyatlar bittiyse sevişmek mi istiyorsun, neden penisi seni bu kadar ilgilendiriyor?! Bu meseleye merak kabartanlar, siz? Yatağa mı gireceksiniz, merakınız neden?

Bu konudaki ana fikrim şu: açılmak kişinin tercihine bağlı olmalıdır, aksi kişilik haklarına müdahaledir. Bu konuda yorum üretmek, duyulmasını, yayılmasını sağlamak bu suça iştirak etmektir ki vicdanı olan kimse bunu yapmamalıdır.Kişinin ne olduğu, kendinini nasıl tanımladığı düşünülmeksizin kimliğe yapılan saldırı üzerine bir eleştiri yapılması gerekirken neredeyse herkes failin ayıbı yerine mağdurun durumu üzerine konuştu.Rüzgar "ünlü" diye trans erkeklerin simgesine dönüşmek zorunda değil, trans erkek aktivizmi yapmak bu bayrağı taşımak zorunda da değil. Rüzgar binlerce kişiden biri ve rahat bırakılmak istiyor.

İkinci mesele de şu: Bu zat-ı  ziyanın saldırdığı Rüzgar değil, bütün translar, trans kimliğin kendisi. Rüzgar şahsi olarak yapabileceği tek şeyi yaptı. Kişisel olarak zarar gördüğü bir şeyi; konunun kapanması ve kendini nispeten güvenli bir alana çekmek umuduyla; abartısızlığı ve doğallığıyla gerçekten hoş bir röportaj vererek haberi doğruladı. Böylece ülkede bir trans erkek gündemi doğdu ve kendini dünyada tek sana birçok trans erkek için bir ışık yandı. Toplumsal fayda olarak çok olumlu; ama kişisel alanda çok yıpratıcı bir durum ortaya çıktı böylece.

"Sıradan vatandaş" olarak sizin elinizden gelen saldırganı ifşa etmek ve onun ayıbını konuşmak, konuyu mağdurun talep ettiği gibi ondan ve özelinden uzak tutmaktır.

Aktivistler olarak bizim yapabileceğimiz, bu konuyu tekrar gündeme taşımaksızın psikolojik şiddetin yaygınlığını ve devletin korumasızlığını ifşa etmek ve buna karşı organize olmak, belki yeni girişimlerde bulunmaktır.

Özellikle trans erkek aktivistler olarak yapabileceğimiz, gündem bu kadar trans erkeklere odaklanmışken gerekirse insan üstü bir çabayla çalışıp, röportaj, metin vb. üretebildiğimiz her türlü materyali üreterek durumun müferit olmadığı ve sorunlarıyla beraber işleyen bu sürecin iyileştirilmesi gerektiği konusunda kamuoyu yaratmaktır.

"Etliye sütlüye bulaşmak istemeyen" trans erkekler olarak yapabileceğiniz de Rüzgar'ı kahramanınız olmaya, size destek vermeye veya aynı durumu yaşadığınız için sizinle arkadaş olmaya vb. hiçbir şeye zorlamamaktır.

2 yorum:

  1. hah! aynı anda da açıklama yapmışız! bu kadar olur: Rüzgar Erkoçların basın açıklaması:
    http://haber.gazetevatan.com/o-iddialari-yalanladi/519666/8/magazin

    YanıtlaSil
  2. Heteroseksüel, cinsiyet değiştirmemiş ve maalesef sadece kendine aktivist bir kadın olarak söyleyebilirim ki, çok hak verdim yazınıza.

    Bu sebeple, bu yazı için teşekkürler. Bir başkasının kişisel alanını korumaya verdiğiniz çaba bu için teşekkürler.

    Umarım bu görüşlerim ortada motivasyon malzemesi olarak durur.

    Sevgiler!

    YanıtlaSil

lütfen başlıkla ilgili yorum yazın, bana ulaşmak için transsicko@hotmail.com adresini kullanabilirsiniz